Hürriyet

14 Aralık 2012 Cuma

Rüyada Öğrenmek Mümkün!

brandmail aralık sayısı
BRANDMAIL ARALIK SAYISINDAN ALINMISTIR.
Uyku dünyasının sırları çözülüyor. Yapılan son
araştırmalaragöre beynimiz yarım kalan sorunları uyku
sırasında da çözmeyedevam ediyor ve rüya görürken
de öğrenmeye devam ediyoruz.
Yazı: Ceren Öztuna
Uyku dünyası, eski çağlardan beri insanoğlunun en çok
merak ettiği konular arasında. Öyle ki rüyaların anlamları,
gözümüzü kapadığımız andan itibaren önümüze açılan
gizemli evreneduyulan merak, günümüzde hala
psikiyatristlerin, din adamlarının, sosyologların,
nörologların, psikologların ve bilim insanlarının
bu konuya ilgi duymasına yol açıyor. Söz konusu
rüya olduğu zaman bazıları ona gizemli bir anlam
katarak, rüya sırasındagördüklerimizi geleceğe
yönelik bir işaret olarak algılarken;
bazılarıysa çok sayıda imajla dolu bu renkli
dünyayı bilimsel
açıdan açıklamaya çalışıyor.



Rüya görme sürecini bilimsel olarak açıklama
çalışmalarıysa, ilk olarak 1973 yılında başlıyor ve
Harvard Üniversitesi araştırmacılarından Allan
Hobson ve Robert McCarley,rüyaların REM uykusu
sırasında beyinde rastlantısal olarak
oluşan elektrik simülasyonları olduğunu açıklıyorlar.
Rüyaların öğrenme süreciyle ilişkisi ise ilk kez
İsrail'deki Rehovot Üniversitesi'nden Avi Karni
 tarafından ortaya atılıyor ve
Karni, REM uykusundan yoksun bırakılan bir kişinin bir
önceki sabah öğrendiklerini hatırlamadığını kanıtlayarak,
çığır açan bir teoriye imza atıyor.

Öyle ki son yıllarda uyku araştırmacılarının çoğu,
ruhsal karmaşaların, korkuların ve arzuların günlük
yaşantımızla bağlantılı olduğuna inanıyor. Rüyalar ile
öğrenme süreci arasındaki ilişkiye dair son araştırma ise
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden Matthew
Wilson'a ait. Düşünme yapısının ve içeriğinin, gördüğümüz
rüyaların içeriğiyle çok benzer olduğunu söyleyen
Wilson'a göre bunun nedeni, düşüncenin ve rüyanın
beynin aynı bölümünden üretilmesi. Araştırma bulguları,
gün içerisinde geçmişi, bugünü, geleceği ve insanın iç
dünyasınıbeyinde değerlendiren mekanizmanın gece rüya
görme süreci kapsamında da çalıştığını ortaya koyuyor.
İşte bu nedenle gördüğümüz rüyalardan aklımızda
kalanlar aslında iç
dünyamızın ve dolayısıyla rüyalarımızın bir sonucu.

Hafıza ve rüyalar arasındaki ilişkiye dair araştırma yapan
isimlerden bir diğeri de Beth Israel ve Harvard Tıp
Fakültesi'nde uyku uzmanı olarak görev yapan Erin
Wamsley.Yaptığı araştırmalarda daha gerçekçi rüyalar
gördüğümüz REM uykusundan çok, genellikle bölük
pörçük rüyalar gördüğümüz REM dışı uyku evresine
odaklanan Wamsley de rüyaların öğrenme sürecinde
etkili olduğuna inanan isimlerden. Hatta Wamsley
ve meslektaşları tarafından
yapılan bir deney de bu savı kanıtlar nitelikte.

Deney, uyumadan birkaç saat önce bilgisayarda labirent
oyunu oynayan ve REM dışı uykuda bu oyunu gören
deneklerin, oyunla bağlantılı bir rüya görmeyenlere kıyasla
performanslarının arttığını ortaya koyuyor. Bununla birlikte
uyanıkken labirent oyunu hakkında fikir yürütenlerde
herhangibir performans artışı gözlenmiyor.

Wamsley tarafından gerçekleştirilen deney daha çok REM
dışı uykuya odaklansa da Matthew Wilson gibi isimlerin
yaptığı diğer araştırmalar da göz önüne alındığında, öğrenme
sürecinin aslında uykunun her aşamasında devam ettiğini
söylemek mümkün.



Kaldı ki Matthew Wilson'un fareler üzerinde yaptığı bir başka
deney de aynı sonucu ortaya çıkarıyor. Beynin sağ ve sol
yanındaki öğrenmeyi sağlayan nöronların faaliyetlerini
belirlemek amacıyla farelerin beyinlerine kıldan ince
elektrotlar yerleştiren Wilson, fareleri gerçek bir
labirente koyarak, onların çıkma mücadelesi sırasında
sergiledikleri beyin faaliyetlerini inceliyor.
Ardından fareleri derin uyku sırasında
da gözlemleyen Wilson, nöron hareketlerinden labirentte
yaşanan deneyimin tekrarlandığını görüyor. Böylelikle
farelerin gündüz öğrendiklerini uykularında gözden
geçirdiğini saptamış oluyor.

Bu deneylerden çıkan sonuca göre, beynimiz yarım kalan
sorunları uyku sırasında da çözmeye devam ediyor ve
rüya görürken de öğrenmeye devam ediyoruz. Kim bilir,
belki gelecekte bilimin yardımıyla rüyalarımızı hızlı ve
etkili bir öğrenme metodu olarak da kullanmaya başlar;
birçok sorunumuzun çözümünü uykudayken hallederiz.